Dünya Doğayı Koruma Vakfı raporu: Akdeniz, dünyanın en hızlı ısınan ve en tuzlu denizi haline geldi

Dünya Doğayı Koruma Vakfı raporu: Akdeniz, dünyanın en hızlı ısınan ve en tuzlu denizi haline geldi
Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Advert

Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın yeni raporuna göre Akdeniz, dünyadaki en hızlı ısınan ve en tuzlu deniz haline geldi. Raporda, artan sıcaklıkların, yoğun insan etkisine maruz kalmış denizel kaynakları tükenme noktasına getirerek, havza genelinde gözle görülür vahim sonuçlar doğurduğu kaydedildi.

Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF), geçen hafta ‘İklim Değişikliğinin Akdeniz’e Etkileri’ başlıklı yeni rapor hazırladı. 

Raporda, iklim değişikliğinin etkisiyle sıcaklıkların, Akdeniz’de küresel ortalamadan yüzde 20 daha hızlı arttığı ve Akdeniz’in gezegenin en hızlı ısınan, en tuzlu denizi haline geldiğine değinildi. Raporda, iklim değişikliğinin insan türünü tehdit eden en büyük tehlike haline geldiği kaydedildi.

‘Deniz seviyesi 1 metreden fazla yükselecek, bölge nüfusunun 3’te 1’i bu durumdan etkilenecek’

Sıcaklık artışının ilerleyen yıllarda da devam edeceği vurgulanan raporda, 2100’e gelindiğinde deniz seviyesinin 1 metreden fazla yükseleceği ve bölge nüfusunun 3’te 1’inin bu durumdan etkileneceğinin tahmin edildiği belirtildi. Çalışmada ayrıca sera gazı emisyonlarının etkilerini azaltmak ve ısınan deniz gerçeğine uyum sağlamak için acilen alınması gereken kapsayıcı önlemlere yer verildi.

‘Bine yakın yabancı tür göç ederek yerel türlerin yerini alıyor’

Akdeniz’in ısınmasına bağlı olarak bugün neredeyse 1000’e yakın yabancı türün göç ederek, yerel türlerin yerini aldığı belirtildi. Rapora göre, giderek şiddetlenen aşırı hava olayları, kırılgan deniz çayırlarını ve mercan topluluklarını tahrip ediyor, şehirler ve kıyı şeridi için tehdit oluşturuyor.

İklim değişikliğinin, Akdeniz’in en önemli deniz ekosistemlerinden bazıları üzerindeki geri döndürülemez etkilerini ortaya koyan raporda, bu durumun balıkçılık ve turizm gibi sektörleri ve deniz ürünleriyle ilgili tüketim alışkanlıklarını da değiştirdiği kaydedildi.

İklim değişikliğinin deniz biyoçeşitliliği üzerindeki 6 ana etkisinin vurgulandığı raporda, önemli balık türleri ve habitatlarda ortaya çıkan, yerel geçim kaynaklarını etkileyen değişimin boyutları anlatılıyor. Rapor ile WWF, aşırı avlanma, kirlilik, kıyılarda yapılaşma ve deniz taşımacılığı gibi Akdeniz’in ekolojik gücünü önemli ölçüde azaltan insan baskısı ile iklim değişikliğinin etkileri arasındaki tehlikeli ilişkiye dikkat çekiyor.

‘Tersine çevirmek istiyorsak insan baskısını azaltmalı, denizin ısınmaya karşı direncini artırmalıyız’

WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, Akdeniz’in artık eskisi gibi olmadığını, giderek daha da tropikalleştiğini söyledi. Pasinli, “İklim değişikliği kötü bir gelecek senaryosu ya da geleceğin meselesi değil. Aksine bilim insanları, balıkçılar, yetiştiriciler, dalgıçlar, kıyı toplulukları ve bölgeyi ziyaret eden turistlerin yaşamakta olduğu bugünün gerçeği. Ekonomilerimiz, geçim kaynaklarımız ve Akdeniz’in sağladığı faydaları olumsuz etkileyebilecek büyük bir riskle karşı karşıyayız. Mevcut eğilimi tersine çevirmek istiyorsak insan baskısını azaltmalı, denizin ısınmaya karşı direncini artırmalıyız” diye konuştu.

‘Akdeniz havzasının tamamında habitatlar değişiyor, balık popülasyonu azalıyor’

Sağlıklı ekosistemler ve yaşayan biyoçeşitliliğin, iklim değişikliğinin etkilerine karşı en güçlü doğal savunma araçları olduğunu anlatan Pasinli, “Akdeniz havzasının tamamında habitatlar değişiyor, balık popülasyonu azalıyor. Yerel yumuşakçalar İsrail sularında neredeyse yüzde 90 azaldı. Akdeniz sularının Kızıldeniz kökenli türlerin kolonileşmesine elverişliliği nedeniyle Akdeniz ve Ege kıyılarımızda aslan balığı, balon balığı ve sokar olmak üzere üç istilacı tür, özellikle Doğu Akdeniz sularımızda son yıllarda artan yoğunlukta yayılım gösteriyor. ‘Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi’ deniz alanında düzenli gözlemlenen sokar balığı, son yıllarda yerel balıkçılar tarafından yakalanan avın yüzde 80’ini oluşturmaya başladı” dedi.

‘Artan sıcaklıklar denizin dibini de dönüştürüyor’

Artan sıcaklıklar ve fırtınaların deniz dibini de dönüştürdüğünü söyleyen Pasinli, “Endemik Posidonia deniz çayırları, gorgon mercanları ve Akdeniz’in en büyük çift kabuklusu Pinna nobilis tüm bölgede azaldı, bazı bölgelerde tamamen yok oldu. Bu türlerin kaybolması, doğal yaşam ortamı sundukları birçok türün yanı sıra doğal karbon yutağı olarak iklimin geleceği ve dalış turizmi açısından taşıdıkları önem nedeniyle bölge ekonomisi için son derece olumsuz etkiler yaratacaktır” diye konuştu.

Bu Yazıya Tepki Ver
Giriş Yap

Habere Doğru ayrıcalıklarındandan yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!