İKUM Müdür Yardımcısı İnal: Yerli aşıda Faz-3 aşamasının Mayıs ayında başlaması bekleniyor

İKUM Müdür Yardımcısı İnal: Yerli aşıda Faz-3 aşamasının Mayıs ayında başlaması bekleniyor
Abone Ol

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala
Advert

Yerli aşı çalışmasında insan deneylerine ilk başlayan Kayseri Erciyes Üniversitesi’nde, Faz-2’nin veri toplama aşamasının tamamlandığını belirten İKUM Müdür Yardımcısı İnal, “Bundan sonra Sağlık Bakanlığı bünyesinde Faz-3 aşamasının Mayıs ayında başlaması bekleniyor” ifadelerini kullandı.

Kayseri Erciyes Üniversitesi’nde (ERÜ) geliştirilen Türkiye’nin yerli aşısında çalışmalar sürüyor.

Şubat ayında başlayan ve 250 gönüllü üzerinde uygulanan inaktif aşının, Faz-2 çalışmaları 9 Nisan’da tamamlandı. Faz-1 çalışmasıysa 44 gönüllü üzerinde uygulanmıştı.

Kayseri Erciyes Üniversitesi İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi (İKUM) Müdür Yardımcısı Dr. Ahmet İnal, aşılamanın ardından gönüllülerinin takiplerinin yapılarak, veri toplama aşamasının da tamamlandığını söyledi.

İnal, aşı uygulanan gönüllülerin 43 gün boyunca takip edildiğini belirterek, “Yerli aşıda Faz-2 çalışmalarının ilk aşaması tamamlandı çünkü bu 1 yıllık bir çalışma. Faz-3’e geçmek için 43. gün verileri gerekiyordu. Bu veriler de tamamlandı. Faz-3’e geçmek için bir veri oluşmuş oluyor. Bu veri bakanlık tarafından incelenecek. Bu veriler değerlendirildikten sonra Faz-3 aşaması başlamış olacak” bilgisini verdi.

Şu anki çalışmaları kendi açılarından değerlendirdiklerinde herhangi bir sıkıntı bulunmadığını ifade eden İnal, ”Bundan sonra Sağlık Bakanlığı ve TÜSEB bünyesinde çalışmanın Faz-3 aşamasının Mayıs ayında başlaması bekleniyor. Faz-3 aşısının uygulama sırasında da ilerleyen aşamalarda belki erken kullanım onayı ya da tedaviye girmesi mümkün olabilecek; tabi her şey yolunda gider ve başarılı olursa” diye konuştu.

‘Şehir dışından gelip plasebo çıkanlar oldu’

Faz-2 aşamasına Türkiye’nin her yerinden katılanlar olduğunu söyleyen İnal, “Bu gönüllülerimiz yerli aşı çalışmalarına çok ilgi gösterdiler. Örneğin, şehir dışından gelip plasebo çıkan gönüllülerimiz oldu. Bunun yanında karı koca gelen gönüllülerimiz vardı. Yine karı koca gönüllülerimizden birine plasebo, kocasına ise aşı denk geldi. Aşı uygulanan eşte aşıyla ilgili hiçbir semptom yokken plasebo uygulanan kadının kolu şişmişti. Bunu psikolojik bir etki olarak düşünebiliriz” dedi.

‘Her yan etki aşıya bağlı değil’

Bir başka gönüllü çiftte de plasebo denk geldiğini belirten Dr. İnal, şöyle devam etti:

“İkisi de aşıdan sonra birçok yan etki yaşadı. ‘Bize aşı verilmedi, biz bu yan etkiyi nasıl yaşadık?’ diye şaşkınlıklarını ifade ettiler. Aşı olmadığı halde yan etki oluşabileceğini gördük. Zaten yapılan çalışmalarda plasebonun amacı bu. Her yan etki aşıya bağlı gelişmiyor. Bazı yan etkileri kişinin aşı olarak düşünüp, bir nevi psikolojik olarak yaşadığını görebiliyoruz. Plaseboda boş su veriliyor. Bu suya karşı vücudun tepki verdiğini düşünün. Biz normalde aşı verdiğimiz zaman yan etki düşünürüz; kol ağrısı, kolda şişme görebiliriz. Demek ki bu plaseboya bağlı da gelişebiliyor. Yani insan vücudunda gelişen yan etki, her zaman aşıya bağlı değildir.”

Bu Yazıya Tepki Ver
Giriş Yap

Habere Doğru ayrıcalıklarındandan yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!