İstanbul’da internet sitelerine jigolo ilanları verip 6 ayda 9 milyon lira dolandırıcılık yaptığı ortaya çıkan 91 kişilik suç örgütü hakkında dava açıldı.
İstanbul Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nün geçen yıl temmuzda gerçekleştirdiği operasyona ilişkin soruşturma tamamlandı. Jigolo olmak isteyenler telefonda görüştükleri kadınlarla konuştuğu esnada yaşananlar ise şebekenin yöntemlerini ortaya çıkardı.
Sabah gazetesinden Dilek Yaman Demir ve Atakan Irmak’ın haberine göre, kamu görevlisi H.Ç. ve L.S.’nin belediye spor kompleksinde çalıştığı, arta kalan zamanlarda sözde jigolo çağrı merkezinde görev yaptığı ortaya çıktı. 75 şüphelinin tutuklandığı dev operasyonla ilgili İstanbul Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu Savcısı Cem Üstündağ’ın hazırladığı iddianamede 32 mağdur yer aldı. 91 şüpheli hakkında, ‘Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma ve Nitelikli Dolandırıcılık’ suçlarından dava açıldı. Çağatay Ö.’nün liderliğinde kurulan suç örgütünün, kazandıkları milyonlarca lirayla lüks bir yaşam sürdüklerine yer verilen iddianamede çetenin dolandırıcılık yöntemleri de aktarıldı.
Her şey ilanlarla başladı
İnternette arkadaşlık sitesi kuran bir şebeke, ‘Jigolo aranıyor’ ilanı verdi. Arayan kişilere ilk aşamada üyelik hesabı açıldı. Sonra çetenin kadın üyeleri devreye girdi. Zengin iş insanı kılığında arayan kadınlar, şebekenin kurduğu 11 ayrı çağrı merkezi üzerinden telekonferans sistemiyle görüşüp müşteri olduklarını söyledi. Sözde müşteri ile jigolo görüşürken araya giren çağrı merkezi yetkilisi, “Daha fazla görüşmek için üyelik standardınız yeterli değil. VIP veya gold üyeliğe geçmelisiniz” diyerek uyarıda bulundu. Tuzağa düşen yüzlerce kişi, 5’er bin lira vererek gold paket satın aldı.
‘Zengin kadınlardan gelecek paraları nereye yatıralım?’
Satın alma sırasında, jigolo olacak kişiden, “Zengin kadınlardan gelecek paraları hesabınıza yatırmamız için bilgilerinize ihtiyacımız var” denilerek, kimlik ve banka bilgileri istendi. Kişilerin bilgilerini alan çete üyeleri ikinci planı devreye soktu. Şebeke üyeleri 5’er bin liralarını çarptıkları kişileri tekrar arayıp “Hesabınızdan FETÖ’ye para aktarılmış” diyerek kendilerini polis ve savcı gibi tanıttı. “Size yardım edeceğiz” yalanıyla aynı hesaba para yatırılmasını sağladı. Böylece milyonlarca liralık vurgun yapıldı. Artan mağduriyetler sonrası şikâyetler üzerine polis 6 ay boyunca fiziki ve teknik takip yaptı. Sonrasında ise operasyonun düğmesine basıldı.
Beylikdüzü Belediyesi çalışanlarından L.S., pazarlamacı olduğunu bu nedenle diğer personel H.Ç. ile irtibatı bulunduğunu, böylece dosyaya giren ses kaydı tapelerinin oluştuğunu savunurken, H.Ç. ise jigololarla konuştuğu tapelerin yanlış anlaşıldığını, tek derdinin operasyonda yakalananların arkadaş çevresini kullanmak olduğunu ve bu sayede jigololara ayda 5-6 adet araç sattığını iddia etti.
Öte yandan çete lideri Çağatay Ö. ile çete yöneticileri Mehmet Alil K., Ersel Ş., Muhammet Can B.’nin faaliyetlerine de iddianamede yer verildi. Muhammet Can B.’den MİT personeli olarak düzenlenmiş kimlik fotoğrafı ele geçirildiği de ifade edildi. İddianame, Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.