Kripto Para Dolandırıcılığında Patlama: Mağdurlar Artıyor, Davalar Çoğalıyor
Dijital çağın yeni yatırım aracı olarak görülen kripto paralar, son yıllarda dolandırıcılık olaylarının da merkezine yerleşti. Türkiye genelinde kripto para dolandırıcılığı vakaları hızla artarken, mağdurların açtığı davalar da adliyelerde yığılmaya başladı.
Savcılıklar, sosyal medya üzerinden yürütülen sahte yatırım grupları, ponzi sistemleri ve lisanssız platformlar aracılığıyla yapılan dolandırıcılıklara ilişkin binlerce dosyayı incelemeye aldı.
Uzmanlara göre, kripto paraların merkeziyetsiz yapısı dolandırıcılara büyük bir alan açıyor. Çünkü bu alanda para transferleri geri alınamıyor, iz takibi klasik bankacılığa göre daha zor ve yatırımcıların çoğu yeterli teknik bilgiye sahip değil. Bu durum, dolandırıcıların işini kolaylaştırıyor.
Sahte Yatırım Platformlarıyla Yüzbinlerce Lira Buhar Oluyor
Son aylarda tespit edilen birçok dolandırıcılık vakası, sahte yatırım uygulamaları ve web siteleri üzerinden gerçekleşti. Vatandaşlar, sosyal medyada gördükleri “garantili kazanç” vaatleriyle kandırılıyor. Bu siteler, gerçek kripto borsalarına benzeyen arayüzlerle güven duygusu yaratıyor.
Dolandırıcılar, mağdurlara “yatırım danışmanı” gibi davranarak önce küçük kazançlar gösteriyor. Ardından yatırımcıyı daha büyük meblağlar yatırmaya ikna ediyor. Bir süre sonra platforma erişim kapatılıyor, müşteri temsilcileri ortadan kayboluyor ve vatandaş bir anda tüm birikimini kaybettiğini fark ediyor.
Bu durumda mağdurlar, çareyi “parayı geri alabilir miyim” sorusunun yanıtını aramakta buluyor. Ancak kripto para transferlerinin blok zinciri üzerinde geri alınamaması, bu tür dolandırıcılık olaylarını klasik bankacılıktan çok daha karmaşık hale getiriyor.
Kripto Dolandırıcılığı Davaları Artıyor
Adliyelerde kripto para dolandırıcılığı davaları son iki yılda ciddi artış gösterdi. Savcılıklar, özellikle lisanssız borsa platformları, manipülatif yatırım grupları ve sosyal medya üzerinden yürütülen “pump and dump” türü dolandırıcılıkları mercek altına aldı.
Hukukçular, bu davalarda temel zorluğun paranın izini sürmek olduğunu belirtiyor. Çünkü dolandırıcılar, genellikle yurt dışı merkezli borsalar ve kripto cüzdanlar üzerinden işlem yapıyor. Bu durum, Türkiye’deki adli mercilerin yetki alanını aşan teknik engeller doğuruyor.
Bununla birlikte, Türk Ceza Kanunu’nun dolandırıcılık suçuna ilişkin 157 ve 158. maddeleri, kripto para işlemlerini de kapsayacak biçimde uygulanıyor. Nitelikli dolandırıcılık kapsamında değerlendirilen bu suçlarda 3 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.
Mağdurların Hukuki Mücadelesi
Kripto para mağdurlarının büyük kısmı, dolandırıldıklarını fark ettikten sonra uzun bir hukuk mücadelesine giriyor. İlk adım genellikle Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmak oluyor. Ancak savcılıklar, somut delil olmadan ilerlemenin güç olduğunu belirtiyor.
Bu nedenle mağdurların, dolandırıcılığa ilişkin yazışmalar, transfer kayıtları, ekran görüntüleri ve cüzdan adresleri gibi tüm dijital kanıtları saklaması büyük önem taşıyor.
Bazı durumlarda, dolandırıcılık yerli platformlar aracılığıyla gerçekleştiği için, mağdurların paralarının bir kısmı bloke edilerek iade edilebiliyor. Ancak yurt dışı merkezli dolandırıcılıklarda, bu süreç çok daha zor hale geliyor.
Sosyal Medya Dolandırıcılığı Yükselişte
Son dönemde sosyal medya üzerinden yayılan yatırım dolandırıcılıkları da dikkat çekiyor. Özellikle mesajlaşma gruplarında kurulan “yatırım toplulukları”, hızlı kazanç vaatleriyle kullanıcıları cezbediyor.
Dolandırıcılar, sahte kimliklerle açtıkları hesaplarda yatırımcıların güvenini kazanmak için önce küçük miktarlarla kazanç sağlatıyor. Ardından “yüksek getiri fırsatı” adı altında büyük meblağlar talep ediyor. Mağdurlar, parayı gönderdikten sonra gruplardan çıkarılıyor veya engelleniyor.
Bu tarz vakalarla ilgili emniyet birimleri sık sık uyarıda bulunuyor: “Hiçbir yatırım platformu kısa sürede yüksek kazanç garantisi vermez. Bu tür vaatlerle karşılaşıldığında, mutlaka dikkatli olunmalı ve SPK lisanslı kurumlar tercih edilmelidir.”
Uzmanlardan Uyarı: “Kripto Cüzdanınızı Kimseyle Paylaşmayın”
Kripto güvenliği uzmanları, kullanıcıların en büyük hatasının cüzdan bilgilerini paylaşmak olduğunu vurguluyor. Kripto cüzdanlarının özel anahtarları veya “seed phrase” olarak adlandırılan kurtarma kelimeleri üçüncü kişilerle paylaşıldığında, dolandırıcılar kolaylıkla hesaba erişim sağlayabiliyor.
Ayrıca sahte destek ekipleri, sosyal medya veya e-posta üzerinden kullanıcılarla iletişime geçerek “hesabınızda sorun tespit edildi” bahanesiyle bilgilerini istiyor. Bu şekilde hesaplar boşaltılıyor.
Uzmanlar, yatırımcıların sadece resmi borsa uygulamalarını kullanmaları, e-posta ve mesajlardaki linklere tıklamamaları gerektiğini hatırlatıyor.
SPK ve MASAK’tan Denetim Artışı
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), son dönemde kripto para dolandırıcılıklarına karşı daha sıkı önlemler almaya başladı. SPK, lisanssız platformlar hakkında kamuoyunu bilgilendirme duyuruları yayımlarken, MASAK da şüpheli işlem bildirimleri üzerinden inceleme başlatıyor.
Bu kurumların birlikte yürüttüğü denetimler sonucunda birçok yasa dışı faaliyet tespit edildi. Ancak uzmanlara göre, denetimlerin etkin olabilmesi için kripto piyasasına ilişkin kapsamlı bir yasal düzenleme yapılması gerekiyor.
Yasal Boşluklar Mağduriyeti Derinleştiriyor
Türkiye’de kripto paraların hukuki statüsü henüz tam olarak belirlenmiş değil. Bu durum, dolandırıcılık davalarında mağdurlar açısından belirsizlik yaratıyor. Mevcut mevzuat, kripto varlıkları “para” veya “menkul kıymet” olarak tanımlamadığı için, cezai süreçler klasik dolandırıcılık hükümleri üzerinden yürütülüyor.
Hukukçular, bu boşluğun kapatılmasının hem yatırımcı güvenliği hem de mali suçların önlenmesi açısından kritik olduğunu ifade ediyor.
Sonuç: Bilinçli Yatırımcı Dolandırıcılığın Panzehiri
Kripto para dolandırıcılığı, dijital ekonominin karanlık yüzünü temsil ediyor. Her geçen gün artan mağdur sayısı, bu alanda farkındalık ihtiyacını ortaya koyuyor. Uzmanlar, vatandaşların “kolay kazanç” vaatlerine inanmaması, yatırım yapmadan önce platformun lisansını ve güvenilirliğini sorgulaması gerektiğini vurguluyor.
Kripto dünyası büyük fırsatlar sunsa da, bilinçsiz yatırımcının bir anda her şeyini kaybetme riski oldukça yüksek. Artan kripto para davaları davaları ise bu gerçeğin en somut kanıtı olarak karşımızda duruyor.
KAYNAKÇA: https://baf.av.tr/kripto-para-dolandiriciligi-davalari/
