ABD Başkanı Joe Biden, başkan olarak katıldığı ilk uluslararası konferans olan Münih Güvenlik Konferansı’nda, “ABD’nin geri döndüğü mesajını gönderiyorum” açıklamsında bulundu.
Biden, ‘başkan’ sıfatıyla katıldığı ilk uluslararası konferans olan Münih Güvenlik Konferansı‘nda yaptığı açıklamada, “Bugün, Amerika Birleşik Devletleri başkanı olarak konuşuyorum ve dünyaya açık bir mesaj gönderiyorum: Amerika geri döndü” ifadelerini kullandı.
“I know the past few years have strained and tested our transatlantic relationship”
US President Joe Biden says he’s “determined” to re-engage with Europe as he addresses Munich Security Conference https://t.co/ayYugxUYJj pic.twitter.com/8FjBhSIsDU
— BBC News (World) (@BBCWorld) February 19, 2021
Almanya‘nın Münih kentinde her yıl Şubat ayında düzenlenen konferans bu yıl pandemi nedeniyle sanal ortamda gerçekleştirildi. Oturumda konuşan Biden, ABD’nin Avrupalı ortaklarıyla birlikte çalışacağına dair şüpheleri ortadan kaldırmak istediğini söyledi. ABD’nin ayrıca NATO ittifakına ‘tamamen bağlı’ kalınacağını belirtti.
Eski başkan Donald Trump‘tan isim vermeden bahseden Biden, son yıllarda ABD ile Avrupalı müttefikleri arasındaki ilişkilerin gerginleştiğini fark ettiğini söyledi. Biden ayrıca Trump dönemi dış politika yaklaşımından tamamen uzaklaşılacağının da altını çizdi.
Son 4 yılın birçok bakımdan zorlu geçtiğini anlatan Biden, yeni dönemde ABD’nin başta Avrupa başkentleri olmak üzere dünyanın dört bir tarafındaki müttefikleriyle ilişkilerini yeniden güçlendireceğini kaydetti.
‘ABD, NATO ittifakımıza tamamıyla bağlıdır’
Biden, “ABD, yüzleştiğimiz sorunların çözümü için AB’deki ortakları ve kıtadaki diğer başkentlerle çok yakın çalışacaktır. ABD, NATO ittifakımıza tamamıyla bağlıdır ve Avrupa’nın askeri kapasitesine yaptığı yatırımları memnuniyetle karşılıyorum” ifadelerini kullandı.
NATO Anlaşması’nın 5. maddesine atıf yapan Biden, ittifak üyesi bir ülkeye yapılan saldırının tüm ittifaka yapılmış sayılacağını ve bu tür bir duruma karşı hep birlikte harekete edeceklerini söyledi. 11 Eylül terör saldırılarını örnek gösteren Biden, saldırılardan sonraki ittifak dayanışmasından övgüyle bahsetti.
Biden, Afganistan‘da yaklaşık 20 yıldır süren çatışmalara diplomatik bir çözüm bulunmasını ve barış sürecini en güçlü şekilde desteklediklerini belirtti.
IŞİD’le mücadelenin halen sürdüğünü kaydeden ABD Başkanı, “IŞİD’in Orta Doğu’da, Avrupa’da, ABD’de ya da başka herhangi bir yerde insanları tehdit etmek için yeniden bir araya gelmesine izin veremeyiz” değerlendirmesini yaptı.
Demokratik değerlerin kurucu unsurlar olduğuna vurgu yapan Biden, “Demokrasi günümüzün temel sorunlarına verilecek ana cevaptır. Demokrasi kazara ortaya çıkmadı, onu savunmamız ve güçlendirmemiz lazım” şeklinde konuştu.
‘Çin’le rekabet çetin geçecek’
ABD Başkanı Biden, Çin‘le uzun soluklu bir mücadele içinde olduklarına işaret etti ve gelecek dönemde özellikle ekonomi ve güvenlik alanlarında Çin’e karşı ABD-AB ittifakının önemine dikkati çekti.
“Çin’le uzun vadeli stratejik bir rekabete beraber hazırlanmalıyız. ABD, Avrupa ve Asya’nın, Pasifik’teki ortak çıkar ve değerlerimizi güvence altına alma noktasındaki çabası, en önemli işlerimizden biri olacaktır. Çin’le rekabet çetin geçecek” diye konuşan Biden, ABD’nin bu rekabete hazır olduğunu dile getirdi.
Biden, Pekin’in, insan hakları ve demokrasi alanındaki ihlalleri ile uluslararası ekonomide ‘haksız rekabet’ yaratan adımlarını yakından takip ettiklerini ve bu konuları gündeme getirmeye devam edeceklerini vurguladı.
‘Putin Avrupa’yı ve NATO ittifakını zayıflatmak istiyor’
Çin’in ardından Rusya‘ya da eleştiriler getiren Biden, Moskova’nın NATO ittifakına Çin’den daha yakın bir ‘tehdit’ oluşturduğu mesajını verdi.
Biden, “Putin Avrupa’yı, Avrupa projesini ve NATO ittifakını zayıflatmak istiyor. Transatlantik birliğine ve kararlılığımıza zarar vermek istiyor çünkü Kremlin için tek tek ülkeleri sindirmek daha kolay” şeklinde konuştu. Biden, Ukrayna‘nın toprak bütünlüğünün savunulmasının tam da bu sebeple çok önemli olduğunu dile getirdi.
Rusya’nın Amerikan seçimlerine siber saldırılar yoluyla müdahale etmeye çalıştığını ve dünyaya ‘ABD’nin sistemi yozlaşmış’ mesajı vermeye çalıştığını savunan Biden, buna izin vermeyeceklerini ve esas ‘Rusya’nın demokratik kurumları tehdit ettiği’ görüşünü ortaya koydu.
ABD Başkanı, diplomasiyi ve diplomatik çözüm yollarını önemsediklerini ve bu sebeple rekabet halinde olmalarına rağmen Rusya ile Yeni START (Yeni Stratejik Silahların Azaltılması) Anlaşmasının uzatılması konusunda uzlaştıklarını belirtti.
Biden, aynı yaklaşımla Ortadoğu‘daki sorunların çözümü konusunda adımlar attıklarını ve bir yandan İran‘ın bölgedeki zararlı eylemlerini takip ederken, diğer yandan İran’la nükleer müzakerelere dönmeye hazırlık yaptıklarını ifade etti.
COVAX programına 4 milyar dolar vaadi
Öte yandan Biden, ABD’nin, Kovid-19 Aşıları Küresel Erişim Programı’na (COVAX) toplamda 4 milyar dolar katkıda bulunacağını açıkladı.
DSÖ, Küresel Aşı ve Bağışıklama İttifakı (GAVI) ve Salgın Hastalıklara Hazırlık İçin Yenilik Koalisyonu (CEPI) öncülüğünde kurulan, aşıya adil ve eşit küresel erişimi hedefleyen COVAX mekanizmasına daha fazla katkı vereceklerini açıklayan Biden, Kovid-19 salgınına karşı mutlaka küresel bir iş birliği içinde mücadele etmeleri gerektiğini vurguladı.
Biden ayrıca, iklim değişikliği gibi tüm yerküreyi ilgilendiren konularda da ABD-AB iş birliği kadar küresel iş birliklerinin de çok önemli olduğunu ifade etti.